Bugün sizlere Şampiyonlar Ligi’nin ilk haftasında Anfield’de yaşanan ve taraftarından, bahisçisine herkesi son saniyeye kadar masaya bağlayan bir maçı anlatacağım. Liverpool ve Atletico Madrid… Bu iki takım tarihe yine unutulmaz bir sayfa ekledi. İşte o akşam yaşananlar.
Maçın Kısa Kısa
- Skor: Liverpool 3 – 2 Atletico Madrid
- İlk Gol Dakikası: 4′
- Son Gol Dakikası: 90+2′
- Oyunun Adamı: Mohamed Salah (1 gol, 1 asist)
- En Kritik An: 81. dakikada Llorente’nin attığı beraberlik golünden sonra Liverpool’un mental olarak dağılmaması.
Dakika Dakika Bir Dramın Anatomisi
Maçın daha ısınma turları bitmemişti ki Anfield adeta yerinden oynadı. 4. dakikada kazanılan bir frikikten sonra topa vuran Salah’ın şutu defansta sekti ve ağlarla buluştu. İstatistiklere ‘kendi kalesine’ olarak geçse de, bu golün arkasındaki isim Robertson’du. Sanki düdük çalmasını bekleyen Liverpool, 2 dakika sonra yine Salah’la farkı ikiye çıkardı. İspanyol devi tamamen dağılmıştı.
Ancak Diego Simeone’nin takımları asla pes etmez. İkinci yarıda oyunu tamamen değiştirdiler ve baskıyı artırdılar. Duraklama dakikalarında gelen ilk gol ve 81. dakikada Llorente’nin attığı, savunmada sekerek gelen ‘şanslı’ ikinci gol ile durum 2-2 oldu. Anfield’de çıt çıkmaz oldu. Herkes maçın berabere biteceğini düşünürken…
90+2. dakikada kazanılan bir köşe vuruşu… Szoboszlai’nin ortası ve Van Dijk’in adeta bir ‘kale gibi’ yükselerek yaptığı kafayla top ağlarla buluştu. Anfield patladı! Atletico’nun puan hayali son saniyede suya düştü.
Saha Dışından Notlar: Neden Bu Maç Önemliydi?
Bu sadece 3 puanlık bir maç değildi. Liverpool’un gruba lider başlama ve geçen senenin hayal kırıklığını unutturma niyetinin bir göstergesiydi. Atletico içinse, deplasanda da olsa 2-0 öne geçip son dakikada puanı bırakmanın verdiği psikolojik bir darbe oldu. Bu sonuç, özellikle gruptan çıkma bahislerinde oranları ciddi şekilde etkiledi.
Kısacası, bu maç bize bir kez daha gösterdi ki futbol 90 dakika bitene kadar asla bitmez. Son dakikalarda her şey olabilir. Bir sonraki maçta görüşmek üzere