Ben bu ligi yıllardır sahada da kuliste de takip ediyorum. Galatasaray ile TFF arasında yaşanan son gerilim de öyle tek cümleyle geçilecek bir konu değil. İşin içinde davet var, vazgeçilen bir deplasman var, sert sözler var. Hepsini sade şekilde anlatayım.
Galatasaray ligde şampiyonluk hattında ilerlerken, federasyon cephesinde tansiyon yükseldi. Bu tansiyonun yeni halkası Monaco yolculuğu üzerinden çıktı.
Özbek’in Monaco daveti
Federasyon ziyaretinde Dursun Özbek’in yaptığı hamle aslında Ankara usulü bir yumuşatma girişimiydi. Özbek, TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nu eşiyle birlikte Şampiyonlar Ligi’nde oynanacak Monaco maçına davet etti.
Amaç netti
- Ortamı yumuşatmak
- Yüz yüze temasla mesaj vermek
- Avrupa sahnesinde birlik görüntüsü çizmek
Hacıosmanoğlu bu davete ilk etapta sıcak baktı. Monaco planı masadaydı.
Plan neden bozuldu
İşin rengi kulüp televizyonunda değişti. Galatasaray Sportif AŞ Başkan Vekili Abdullah Kavukcu’nun GS TV’de yaptığı açıklamalar, federasyon tarafında bardağı taşırdı.
Bu sözlerden sonra Hacıosmanoğlu Monaco fikrini rafa kaldırdı. Yani kriz, uçak biletine kadar gelmişken iptal edildi.
Derbi sonrası yaşananlar
Her şey Fenerbahçe derbisinden sonra başladı. Maç 1-1 bitti ama tartışma bitmedi. Galatasaray yönetimi soluğu TFF’de aldı. Masada tek konu vardı
- Hakem Yasin Kol’un performansı
Toplantıdan sonra Kavukcu kameraların karşısına geçti ve sert bir dil kullandı.
Kavukcu’nun mesajı neydi
Ben bu açıklamayı okuduğumda kulüp içinden gelen klasik “biz yalnızız” refleksini gördüm. Kavukcu’nun söylediklerini özetlersek
- Hakeme verilen yeni maç bir ödül olarak görüldü
- Bunun Galatasaray’a karşı tutum olduğu savunuldu
- Kulübün bu sezon da tek başına mücadele edeceği vurgulandı
Ardından gelen ikinci açıklama ise işi tamamen kopma noktasına taşıdı.
Öne çıkan ifadelerin özeti
- TFF Başkanına duyulan güvenin kalmadığı
- Son haftalarda gerçek yüzün görüldüğü
- Sabır ve güvenin bittiği
- TFF davetine katılmama kararı
Bu noktada artık köprüler ciddi şekilde sallandı.
Hacıosmanoğlu cephesinin bakışı
Federasyon Başkanı da geri adım atmadı. Kullandığı dil netti.
Mesajı şuydu
- Yüz yüze konuşurken dostluk var
- Kamera açılınca ton değişiyor
- Buna karşılıksız kalınmaz
Bu sözler, işin kişisel boyuta kaydığını da gösteriyor.
Sürecin kısa özeti
| Adım | Olay |
| 1 | Derbi sonrası TFF ziyareti |
| 2 | Hakem performansı toplantısı |
| 3 | Kavukcu’nun GS TV açıklamaları |
| 4 | Monaco daveti |
| 5 | Davetin geri çevrilmesi |
Benim saha kenarı notum
Türkiye’de futbol sadece 90 dakika değil. Kamera önü başka, kapalı kapılar arkası başka. Bu kriz bana eski sezonlardaki benzer kopuşları hatırlattı. Özellikle şampiyonluk yarışında bu tarz gerilimler genelde daha da sertleşir.
Bir de işin az bilinen tarafı var
- Avrupa maçları federasyon için vitrin kabul edilir
- Bu vitrine davet edilip gitmemek bilinçli bir mesajdır
- Bu mesaj kulüpler tarafından iyi okunur
Taraftar ve bahis dünyası etkisi
Böyle dönemlerde tribün refleksi artar. Bahis tarafında ise
- Derbi oranları oynar
- Hakem kararları daha çok konuşulur
- Kart ve penaltı bahisleri öne çıkar
Об авторе
