
Bu sezonu takip ederken bazı oyuncular var ki, sahaya çıktığı anda ışığı hissediyorsun. Osimhen de işte bu isimlerden biri. Galatasaray’ın Samsunspor’u ağırladığı Trendyol Süper Lig 15. hafta maçında yine çıktı, yine yaptı. Tribünde ya da ekranda fark etmiyor, adam topu görünce oyunun ritmi değişiyor.
Karşılaşmanın 29. dakikasında Sane çizgiye indi gibi yaptı ama aslında savunmanın arkasını yokladı. O ara pası öyle bir zamanlamayla gönderdi ki, Osimhen zaten fırsatı koklamıştı. Kaleciyle göz göze gelmeden, tek vuruşla işi bitirdi. Skor 2-0 olurken tribünler “bu iş bugün erken kopuyor” dedi.
Maçın sonunda ise hep anlattığımız ama her seferinde şaşırdığımız sahne geldi. 90+1’de ceza sahası içinde top havalandı. Normal bir forvet için zor pozisyon ama Osimhen için neredeyse rutin. Röveşata kararı verdiği an belliydi. Savunma hamle yapamadan top ağlarla buluştu. Galibiyeti mühürleyen de o vuruş oldu.
Osimhen’in bu sezonki tabloya etkisi
Oyuncunun gole etkisi sadece istatistik değil, oyunun gidişatını da belirliyor. Yine de rakamlar ortada:
- Süper Lig’de gol sayısı: 5
- UEFA Şampiyonlar Ligi gol sayısı: 6
- Bu sezon toplam gol: 11
- Maç başına ortalama şut: 3.2
- Ceza sahasında topla buluşma ortalaması: 5.6
Bu veriler bir şeyi gösteriyor: Osimhen ceza sahasında boşluk bulduğu anda sonuç genelde aynı oluyor. Rakip savunmaların bir türlü çözüm bulamadığı konu ise bu baskıyı maç boyunca nasıl durduracakları.
Türkiye’den izleyenler için küçük notlar
Türkiye’de futbol kültürü hep golcüyle nefes alır. Kahvehanelerde, online platformlarda, hatta casino ve bahis sitelerinde bile en çok konuşulan soru “Bu hafta kim atar”dır. Osimhen’in formu bu açıdan büyük konu başlığı hâline geldi. Oyuncunun:
- Maç içinde bulduğu boşlukları,
- Sane ile kurduğu uyumu,
- Ceza sahası içi zamanlamasını
gördükçe insanlar tek bir şeyi merak ediyor: Bu seri nereye kadar gider?
Az bilinen bir detay
Nijerya’da genç yaşlarda koşu tekniklerini geliştirmesi için atletizm antrenörleriyle çalıştığı biliniyor. Bu yüzden savunmanın arkasına kaçışları çoğu futbolcuya göre daha net ve kontrollü. Maçlarda “neden hep doğru anda çıkıyor” diye düşünülüyorsa cevabı burada gizli.