RAMS Park’taki basın toplantısını baştan sona izledim. Tribün sesi yoktu ama tansiyon vardı. Dursun Özbek konuşurken kelimelerini seçti, durdu, sonra net girdi. Ben bir spor yazarı olarak bu çıkışı sıradan görmüyorum. Çünkü konu sadece bir maç ya da bir açıklama değil, konu duruş.
Monaco Maçı ve Sahadaki Hikâye
Özbek önce Monaco maçına değindi. Skor iç açıcı değildi, bunu saklamadı. Ama mesajı netti:
Bu sonuç Galatasaray’ın Avrupa yolunu kapatmıyor.
Benim çıkardığım ana başlıklar şunlar oldu:
- Sezon başında belirlenen hedeflerden geri adım yok
- Şampiyonlar Ligi’nde iki maç daha var
- Takıma güven devam ediyor
- Konsantrasyon tamamen Avrupa’da
Bu cümleler bana göre soyunma odasına gönderilmiş bir mesajdı. “Panik yok” demekti.
Asıl Gerginlik Nerede Başladı
Konu bir anda TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’na geldi. Özbek burada vitesi yükseltti. Çünkü Monaco maçından saatler önce yapılan açıklamayı zamanlama açısından kabul etmedi.
Özbek’in rahatsız olduğu noktaları sadeleştirirsek:
- Böyle bir maç günü açıklama yapılması
- Tarafsızlık algısının zedelenmesi
- Sürekli Galatasaray üzerinden konuşulması
Benim dikkatimi çeken cümle şu oldu:
“Türk futbolunda başka sorun yokmuş gibi.”
Bu cümle, aslında federasyona yöneltilmiş geniş bir eleştiriydi.
Kullanılan Dil ve Tartışmalı İfadeler
Basın toplantısının en sert bölümü burasıydı. Özbek, Hacıosmanoğlu’nun kullandığı bazı kelimelerin üstünde özellikle durdu. Çünkü mesele sadece futbol değil, kullanılan dil.
Özbek’e göre sorunlu ifadeler:
- Köpeksiz köy
- Çomaksız gezmek
- Kuzu
- Aslan
Özbek bu kelimelerin masum olmadığını söyledi. “Kuzu” kelimesinin tehdit içeren bir anlam taşıdığını açıkça dile getirdi. Benim sahada ve kulislerde duyduğum dile bakarsak, bu eleştiri boş değil.
Şu soruyu sordu Özbek:
Federasyon başkanı bu dili kullanır mı?
Bu soru havada kalmadı. Net bir cevap verdi:
“Bu üslupla o koltuk dolmaz.”
Derbi Pozisyonları ve Çifte Standart Meselesi
Konu Fenerbahçe derbisine geldiğinde tablo daha da netleşti. Galatasaray yönetimi, tartışmalı pozisyonları federasyon yetkililerine izletti. O odada söylenenlerle kamera önündeki sözler farklıydı.
Özbek’in anlattığına göre:
- Videolar izletildi
- O an net bir yorum yapılmadı
- Sonra kamuoyuna “Fenerbahçe’nin hakkı yendi” dendi
Burada Galatasaray’ın talebi basitti:
Takım ayrımı olmadan adalet.
Bu noktada ben şunu ekleyeyim:
Türkiye’de bahis oynayan, kupon yapan herkes için bu tutarsızlık direkt oranlara yansıyor. Sahadaki karar, masadaki güveni etkiliyor.
Tarafsızlık Nerede Başlar Nerede Biter
Özbek’in en çok üzerinde durduğu konu tarafsızlıktı. Bir federasyon başkanının:
- Maç pozisyonu yorumlaması
- Yayıncı kuruluşa mesaj vermesi
- Basın toplantısında tek kulüp konuşması
Bunların hepsi bir araya gelince “Ben tarafsızım” demek zorlaşıyor. Özbek bunu açıkça söyledi, dolandırmadan.
Bir de seçim döneminde verilen sözler var.
“Başkanlar konuşacak, ceza almayacak” denmişti. Sonra bu söz rafa kalktı.
Özbek’e göre tablo şu:
| Konu | Söylenen | Yapılan |
| Başkanların konuşması | Serbest | Ceza |
| Tarafsızlık | Vaat | Tartışmalı |
| Basın toplantıları | Genel | Galatasaray odaklı |
